Kimi Aramıştınız?

gerilim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
gerilim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

EL BAR - Kim güvenilir, kim değil?

0 yorum | Şarkıları dinle...

  

Film, 2017 yılında çekilmiş bir İspanyol gerilim-komedi filmidir. Yönetmeni Álex De La Iglesia, senaristleri ise Álex De La Iglesia ve Jorge Guerricaechevarría’dır. Film, Madrid’in merkezindeki bir barda geçer. Bir sabah, bardan çıkan iki müşteri keskin nişancı tarafından vurulur. Barda kalan diğer müşteriler ise panik içinde hayatta kalmaya çalışır. Filmde Mario Casas, Blanca Suárez, Carmen Machi ve José Sacristán gibi ünlü İspanyol oyuncular rol alır.

Film, tek mekan filmlerini sevenler için ilgi çekici bir seçenek olabilir. Filmde insan psikolojisi, toplumsal sınıflar, salgın hastalıklar ve gizemli olaylar gibi temalar işlenir. Film hem gerilim hem de komedi unsurları içerir. 


El bar filmi, yönetmeni ve senaristi Álex De La Iglesia, 1965 doğumlu bir İspanyol yönetmen, senarist ve yapımcıdır. İlk filmi olan Mutant Action (1993) ile dikkat çeken Iglesia, daha sonra The Day of the Beast (1995), Perdita Durango (1997), Dying of Laughter (1999), Common Wealth (2000), Eight Hundred Bullets (2002), Ferpect Crime (2004), The Oxford Murders (2008), The Last Circus (2010), Witching and Bitching (2013) gibi filmlere imza atmıştır.

Iglesia’nın filmleri genellikle kara mizah, gerilim, korku ve fantastik unsurlar içerir. Iglesia, toplumun marjinal kesimlerine, insan doğasının karanlık yönlerine ve İspanyol kültürüne eleştirel bir bakış sunar. Iglesia’nın filmleri hem eleştirmenler hem de izleyiciler tarafından beğenilmiş ve pek çok ödül kazanmıştır.

El bar filmi, Iglesia’nın önceki çalışmalarıyla benzerlikler taşıyan bir film olmakla birlikte, bazı farklılıklar da gösterir. Örneğin filmde Iglesia’nın diğer filmlerine göre daha az şiddet ve kan sahneleri vardır. Ayrıca filmde fantastik veya doğaüstü unsurlar yer almaz. Filmde daha çok gerçekçi ve güncel bir senaryo izlenir.

El bar filmi, gerilim ve korku unsurları yanında komedi unsurları da içeren bir film olup, mizah anlayışı kara mizaha dayanır. Filmde, barda mahsur kalan karakterlerin birbirleriyle olan diyalogları, çatışmaları ve çaresizlikleri komik bir şekilde sunulur. Filmde ayrıca İspanyol kültürüne ve toplumsal sınıflara yönelik eleştirel ve ironik göndermeler de vardır.

Filmdeki komedi unsurlarının seyirciye verdiği mesajlar ise farklı yorumlanabilir. Bazı izleyiciler filmdeki komedinin gerilimi hafiflettiğini ve izleyiciyi eğlendirdiğini düşünebilir. Bazı izleyiciler ise filmdeki komedinin gerilimi arttırdığını ve izleyiciyi rahatsız ettiğini düşünebilir. Ayrıca filmdeki komedinin insan doğasının karanlık yönlerini ortaya çıkardığını ve toplumsal sorunlara dikkat çektiğini de söylemek mümkündür.


El bar filmi, benzer filmlerle karşılaştırıldığında bazı farklılıklar gösterir. Benzer filmler arasında şunlar sayılabilir:

  • Ölümcül Çözüm (2005): Bu filmde de bir grup insan, bir işyerinde mahsur kalır ve birbirlerinden şüphelenmeye başlar. Ancak bu filmde komedi unsuru yoktur ve film daha çok dram ve gerilim üzerine kuruludur.
  • Asabiyim Ben (2014): Bu filmde de birbirinden bağımsız altı hikaye anlatılır. Bu hikayelerde de insanların öfke, intikam ve şiddet duyguları işlenir. Ancak bu filmde kara mizah daha baskındır ve film daha çok toplumsal eleştiri yapar.
  • Ocean’s Eleven (2001) ve Ocean’s Twelve (2004): Bu filmlerde de bir grup soyguncu, büyük bir soygun planlar ve gerçekleştirir. Bu filmlerde de komedi ve gerilim unsurları vardır. Ancak bu filmlerde tek mekan yoktur ve film daha çok aksiyon üzerine kuruludur.

El bar filmi ise bu filmlerden farklı olarak tek mekan filmlerinden biridir. 


Kimler izlemeli?


El bar filmi, herkesin zevkine hitap etmeyen bir film olabilir. Filmdeki gerilim ve komedi unsurları bazı izleyicileri rahatsız edebilir. Filmdeki mantıksızlıklar ve tutarsızlıklar da bazı izleyicileri tatmin etmeyebilir. Bu nedenle filmi izlemek isteyenlerin şunlara dikkat etmesi gerekir:


  • Filmde kara mizah anlayışı hakimdir. Filmdeki komedi sahneleri bazen gerilimi hafifletirken, bazen de gerilimi arttırabilir. Filmdeki komedi unsurları aynı zamanda insan doğasının karanlık yönlerini ve toplumsal sorunları da ortaya çıkarır. Bu nedenle filmi izlemek isteyenlerin kara mizaha karşı duyarlı olmaması gerekir .
  • Filmde tek mekan olan barın içinde geçen olaylar anlatılır. Filmdeki olayların gelişimi ve sonucu da tatmin edici olmayabilir. Bu nedenle filmi izlemek isteyenlerin tek mekan filmlerini sevmesi ve filmdeki olaylara mantık aramaması gerekir .
  • Filmde hem gerilim hem de komedi unsurları vardır. Filmdeki gerilim sahneleri bazen aşırı ve gereksiz bulunabilir. Filmdeki komedi sahneleri de bazen sırıtabilir. Bu nedenle filmi izlemek isteyenlerin bu tür karışımına açık olması gerekir.

Film hakkında yorum yapan izleyicilerden bazıları şunları yazmıştır:


  • "Filmdeki oyunculuklar çok iyiydi. Tek mekan filmlerini seviyorum. Gerilim ve komedi karışımı güzeldi".
  • "Bazı sahneleri aşırı bazı sahneleri sıkıcı ve itici ama genel manada güzel bir film denilebilir en azından heyecanlı".
  • "Tek mekan filmlerinden hoşlananlar için güzel bir seçenek. Gerilim ve komedi dengesi iyi kurulmuş. Oyuncular da başarılı".
  • "Filmdeki mantıksızlıklar ve tutarsızlıklar çok fazlaydı. Filmdeki komedi unsurları da sırıttı. Filmdeki gerilim sahneleri de aşırı ve gereksizdi".
  • "Filmdeki kara mizah anlayışını sevmedim. Filmdeki komedi sahneleri gerilimi bozdu. Filmdeki olayların gelişimi ve sonucu da tatmin etmedi".

OBSESSION - Aşkın sınırlarını zorlayan bir tutku!

0 yorum | Şarkıları dinle...

  

Obsession dizisi, 2023 yılında Netflix’te yayınlanan bir erotik gerilim dizisidir. Dizinin konusu, esrarengiz Anna Barton’un nişanlısının babası William ile tutkulu bir ilişkiye başlamasıyla ortaya çıkan tehlikeli bir aşk üçgeninin etrafında dönüyor. Anna her iki ilişkiyi de sürdürmek için savaşırken, William saplantılı bir sarmalın içine çekilir. Ama biri incinmeden önce sırlarını ne kadar süre saklayabilirler?

Dizinin türü dram, erotik ve gerilimdir. Dizide kimlik, cinsiyet, şiddet, intikam, aile ve yaratıcılık gibi konular işlenir. Dizi, Josephine Hart’ın Damage adlı romanından uyarlanmıştır.

Dizinin oyuncu kadrosunda şu isimler yer alır:

  • Richard Armitage: William Farrow rolünde. William, başarılı bir çocuk cerrahıdır. Ailesiyle gergin ama iyi bir hayat yaşamaktadır. Ancak Anna’ya karşı duyduğu saplantılı aşk onu tehlikeli bir yola sokar.
  • Charlie Murphy: Anna Barton rolünde. Anna, gizemli ve güzel bir kadındır. Nişanlısı Jay ile mutlu olmaya çalışmaktadır. Ancak Jay’in babası William ile yaşadığı yasak ilişki onu iki ateş arasında bırakır.
  • Indira Varma: Ingrid Farrow rolünde. Ingrid, William’ın eşi ve Jay’in annesidir. Başarılı bir avukattır. Ailesine bağlıdır. Ancak kocasının sırrını öğrendiğinde hayatı altüst olur.
  • Rish Shah: Jay Farrow rolünde. Jay, William ve Ingrid’in oğludur. Anna ile nişanlıdır. Babasına hayranlık duyar. Ancak babasının nişanlısıyla ilişkisi olduğunu öğrendiğinde şok olur.


Obsession dizisinin yönetmenleri Glenn Leyburn ve Lisa Barros D’sa’dır. Bu yönetmenler daha önce Ordinary Love (2019) ve Good Vibrations (2012) gibi filmleri yönetmişlerdir. Bu filmler de dram türündedir ve insan ilişkilerine odaklanır. Obsession dizisi ise bu yönetmenlerin ilk erotik gerilim türündeki işidir. Dizi, Josephine Hart’ın Damage adlı romanından uyarlanmıştır.

Obsession dizisinin senaristleri Morgan Lloyd-Malcolm ve Benji Walters’dır. Bu senaristler daha önce The Split (2018-2020) ve The Capture (2019) gibi dizilerde çalışmışlardır. Bu diziler de dram ve gizem türündedir ve aile, adalet ve gerçeklik gibi konuları işler. 

  • Dizi, yasak aşkın getirdiği tehlikeleri ve sonuçlarını gösterir. Dizide Anna ve William arasındaki ilişki, hem kendilerini hem de çevrelerindekileri yaralar. Dizi, yasak aşkın sadece fiziksel değil, aynı zamanda psikolojik ve sosyal bir saplantı olduğunu vurgular.
  • Dizi, insan doğasının karanlık yönlerini ortaya çıkarır. Dizide Anna ve William arasındaki ilişki, şiddet, intikam, yalan ve ihanet gibi olumsuz duyguları tetikler. Dizi, insanların kendilerini tanımadıkları ve kontrol edemedikleri bir tutkunun esiri olabileceklerini gösterir.
  • Dizi, aile ve toplum baskısının etkisini sorgular. Dizide Anna ve William arasındaki ilişki, aile ve toplum tarafından kabul edilmeyen bir ilişkidir. Dizi, Anna ve William’ın bu baskıya karşı nasıl direndiklerini veya boyun eğdiklerini gösterir. Dizi, aile ve toplum baskısının insanların özgürlüklerini kısıtladığını veya onları koruduğunu tartışmaya açar.


Obsession dizisi, benzer dizilerle karşılaştırıldığında bazı farklılıklar gösterir. Benzer diziler arasında şunlar sayılabilir:


  • You (2018-): Bu dizide de bir kitapçı çalışanı olan Joe Goldberg, aşık olduğu kadınları takip eder ve onlarla ilişki kurmaya çalışır. Bu süreçte Joe, saplantılı ve tehlikeli bir karaktere dönüşür. Bu dizide de erotik ve gerilim unsurları vardır. Ancak bu dizide tek mekan yoktur ve dizi daha çok aksiyon üzerine kuruludur.
  • Sex/Life (2021-): Bu dizide de evli bir kadın olan Billie Connelly, eski sevgilisi Brad ile yeniden iletişime geçer ve onunla yasak bir ilişkiye girer. Bu dizide de erotik ve gerilim unsurları vardır. Ancak bu dizide tek mekan yoktur ve dizi daha çok dram üzerine kuruludur.
  • Behind Her Eyes (2021): Bu dizide de evli bir psikiyatrist olan David ile sekreteri Louise arasında bir ilişki başlar. Ancak Louise, David’in eşi Adele ile de arkadaş olur ve sırlarını öğrenmeye başlar. Bu dizide de erotik ve gerilim unsurları vardır. Ancak bu dizide tek mekan yoktur ve dizi daha çok gizem üzerine kuruludur.

Obsession dizisi ise bu dizilerden farklı olarak tek mekan filmlerinden biridir. Dizi, Londra’da bir hastanede çalışan William ile oğlunun nişanlısı Anna arasındaki ilişkiyi anlatır.


Kimler izlemeli?


Obsession dizisi, herkesin zevkine hitap etmeyen bir dizi olabilir. Dizideki erotik ve gerilim unsurları bazı izleyicileri rahatsız edebilir. Dizideki mantıksızlıklar ve tutarsızlıklar da bazı izleyicileri tatmin etmeyebilir. Bu nedenle diziyi izlemek isteyenlerin şunlara dikkat etmesi gerekir:


  • Dizide yasak aşk anlayışı hakimdir. Dizide William ve Anna arasındaki ilişki, hem kendilerini hem de çevrelerindekileri yaralar. Dizi, yasak aşkın sadece fiziksel değil, aynı zamanda psikolojik ve sosyal bir saplantı olduğunu vurgular. Bu nedenle diziyi izlemek isteyenlerin yasak aşka karşı duyarlı olmaması gerekir.
  • Dizide insan doğasının karanlık yönleri ortaya çıkarılır. Dizide William ve Anna arasındaki ilişki, şiddet, intikam, yalan ve ihanet gibi olumsuz duyguları tetikler. Dizi, insanların kendilerini tanımadıkları ve kontrol edemedikleri bir tutkunun esiri olabileceklerini gösterir. Bu nedenle diziyi izlemek isteyenlerin insan doğasına karşı duyarlı olmaması gerekir.
  • Dizide tek mekan olan hastanede geçen olaylar anlatılır. Dizideki olayların gelişimi ve sonucu da tatmin edici olmayabilir. Bu nedenle diziyi izlemek isteyenlerin tek mekan dizilerini sevmesi ve dizideki olaylara mantık aramaması gerekir.

 Dizi hakkında yorum yapan izleyicilerden bazıları şunları yazmıştır:

  • "Dizi çok sıkıcı ve saçma. Oyuncuların hiçbir kimyası yok. Senaryo da çok zayıf. Erotik sahneler de çok yapay ve gereksiz. Netflix’in böyle bir diziyi yayınlamasına şaşırdım".
  • "Dizi çok heyecanlı ve baştan çıkarıcı. Oyuncuların performansları çok iyi. Senaryo da ilginç ve sürükleyici. Erotik sahneler de çok tutkulu ve gerçekçi. Netflix’in böyle bir diziyi yayınlamasına sevindim".
  • "Dizi çok abartılı ve komik. Oyuncuların hiçbir inandırıcılığı yok. Senaryo da çok mantıksız ve tutarsız. Erotik sahneler de çok aşırı ve komik. Netflix’in böyle bir diziyi yayınlamasına güldüm"
  • "Dizi çok etkileyici ve dramatik. Oyuncuların performansları çok başarılı. Senaryo da ilgi çekici ve gerilimli. Erotik sahneler de çok duygusal ve samimi. Netflix’in böyle bir diziyi yayınlamasına teşekkürler".

AAAHH BELİNDA - Kendini kaybedip yeniden bulmak için hazır mısın?

0 yorum | Şarkıları dinle...

  

7 Nisan 2023 tarihinde Netflix'te yayınlanan Türk yapımı bir komedi-dram filmidir.

- Film, Atıf Yılmaz'ın 1986 yapımı ödüllü filminin uyarlamasıdır.

- Filmde, bir şampuan reklamı çekiminde kendini gizemli bir şekilde bambaşka bir hayatın içinde bulan ünlü oyuncu Dilara'nın kendi kimliğini geri kazanmak için verdiği mücadele anlatılır.

- Film, kadının toplumdaki yerini ve toplumsal kalıplaşmış gerçekler içerisinde nasıl yaşadığını ve mücadelelerini konu edinir .

- Film, bir şampuan reklamı çekiminde kendini gizemli bir şekilde bambaşka bir hayatın içinde bulan ünlü oyuncu Dilara'nın kendi kimliğini geri kazanmak için verdiği mücadeleyi anlatır .

- Film, seyirciye kadının özgürlüğünü destekleyen ve toplumun ona yapıştırdığı etiketlerden kurtulmaya çalışan bir kadının hikayesini sunar .

- Film, aynı zamanda fantastik bir öğeyle hayatı değişen bir kadının bu değişime nasıl uyum sağladığını ve kendini yeniden tanımlamak zorunda kaldığını gösterir.

- Filmde Neslihan Atagül Doğulu, Serkan Çayoğlu, Necip Memili, Meral Çetinkaya, Beril Pozam gibi ünlü oyuncular rol alır.

- Filmin yönetmeni Deniz Yorulmazer'dir. Daha önce Arka Sıradakiler, Uçurum, 20 Dakika, Medcezir, Kördüğüm, Ufak Tefek Cinayetler, Zengin ve Yoksul, Aşk 101 ve Bay Yanlış gibi dizilerde yönetmenlik yapmıştır.

- Filmin senaristi Barış Pirhasan'dır. Daha önce Aşk ve Gurur, Kızlar Sınıfı, Kavak Yelleri, Küçük Kadınlar, Küçük Sırlar gibi dizilerde senaristlik yapmıştır.

- Film, Atıf Yılmaz'ın 1986 yapımı ödüllü filminin modern bir uyarlamasıdır. Orijinal filmde Müjde Ar başrolde oynamıştır.

- Önceki filmle karşılaştırıldığında, orijinal film daha çok kadının toplumdaki yerini ve toplumsal kalıplaşmış gerçekler içerisinde nasıl yaşadığını ve mücadelelerini konu edinirken, yeni film daha çok fantastik bir öğeyle hayatı değişen bir kadının kendi kimliğini geri kazanma çabasını anlatmaktadır.

- Film, benzer temalara sahip olan Tut Sözünü, Arkadaşım Şeytan, Gölge Oyunu gibi filmlerle karşılaştırılabilir. Bu filmler de fantastik bir öğeyle hayatı değişen karakterlerin yaşadıklarını anlatır.

Film, komedi ve dram türlerini sevenler için izlenebilir bir seçenek olabilir. Ayrıca fantastik bir öğeyle hayatı değişen bir kadının hikayesine ilgi duyanlar da filmi beğenebilirler. Filmde bazı cinsel sahneler olduğu için aileyle izlemek uygun olmayabilir. Orijinal filmi sevenler ise bu uyarlamadan memnun kalmayabilirler, çünkü film orijinaline göre daha farklı bir anlatım tarzı ve mesaj içermektedir.

WEDNESDAY - Gizemli, garip ve harika

0 yorum | Şarkıları dinle...

  

Charles Addams'ın yarattığı Wednesday Addams karakterine dayanan bir Amerikan komedi korku dizisidir. Alfred Gough ve Miles Millar tarafından yaratılan dizide başrolde Jenna Ortega yer alıyor. Dizide ayrıca Gwendoline Christie, Riki Lindhome, Jamie McShane, Hunter Doohan, Percy Hynes White, Emma Myers, Joy Sunday, Georgie Farmer, Naomi J. Ogawa, Christina Ricci ve Moosa Mostafa gibi oyuncular da destekliyor. Dizinin dört bölümü Tim Burton tarafından yönetilmiştir. Dizi, yeni okulunda bir canavar gizemini çözmeye çalışan Wednesday Addams'ın yıllarını anlatıyor.

Dizinin yönetmeni Tim Burton, gotik korku ve fantezi filmleriyle tanınan ünlü bir Amerikan film yapımcısıdır. Beetlejuice (1988), Edward Scissorhands (1990), The Nightmare Before Christmas (1993), Ed Wood (1994), Sleepy Hollow (1999), Corpse Bride (2005) gibi filmlerin yanı sıra Batman (1989), Batman Returns (1992), Planet of the Apes (2001), Big Fish (2003), Charlie and the Chocolate Factory (2005), Alice in Wonderland (2010) gibi gişe rekorları kıran filmlerin de yönetmenliğini yapmıştır.

Dizinin yaratıcıları ve yazarları Alfred Gough ve Miles Millar ise Superman'in gençlik yıllarını anlatan Smallville dizisiyle bilinmektedirler. Ayrıca Shanghai Noon, Shanghai Knights, Spider-Man 2, The Mummy: Tomb of the Dragon Emperor, I Am Number Four gibi filmlerin de senaryosunu yazmışlardır.

Wednesday dizisi Burton'ın gotik ve fantastik tarzını ve Gough ile Millar'ın aksiyon ve macera dolu hikayelerini yansıtmaktadır. Dizi aynı zamanda Charles Addams'ın yarattığı ikonik karakterlere yeni bir bakış açısı getirmektedir. 

Jenna Ortega'nın bu dizideki oyunculuğu genel olarak olumlu eleştiriler almıştır. Ortega, Wednesday Addams rolünü başarıyla canlandırmış ve dizinin en dikkat çeken yıldızı olmuştur. Ortega'nın Wednesday'i garip, yoğun ve sevimli bir şekilde yansıttığı, Charles Addams'ın yarattığı ikonik karaktere yeni bir hayat verdiği belirtilmiştir.

Dizinin komedi unsurları, Charles Addams'ın yarattığı çizgi romandan ve önceki uyarlamalardan esinlenerek, Wednesday Addams'ın gündelik hayatında karşılaştığı absürt ve karanlık durumları göstermektedir. Dizi, Wednesday'in okul arkadaşlarıyla ve ailesiyle olan ilişkilerini mizahi bir dille anlatırken, aynı zamanda onun gizemli bir canavar vakasını çözmeye çalışmasını da konu edinmektedir. Dizinin mizah anlayışı, Tim Burton'ın gotik ve fantastik tarzıyla uyumlu bir şekilde, hem korku hem de komedi unsurlarını bir arada sunmaktadır.

Dizi farklılıkları kabullenme, kendini ifade etme, arkadaşlık ve aile bağlarının önemi gibi temalar üzerine odaklanmaktadır. Dizi, Wednesday'in kendine özgü kişiliğini ve yeteneklerini geliştirmesini ve başkalarının onun hakkındaki ön yargılarına karşı durmasını teşvik etmektedir. Ayrıca dizide, Wednesday'in okulda tanıştığı farklı karakterlerin de kendi sorunlarıyla ve kimlikleriyle yüzleşmeleri ve birlikte hareket etmeleri gerektiği vurgulanmaktadır.

Dizinin teknik yönleri, Tim Burton'ın yönetmenliği ve vizyonuyla şekillenmiştir. Dizi, Arri Alexa LF, Arri Signature Prime Lenses ve Red Komodo 6k gibi yüksek kaliteli kameralarla çekilmiştir. Görüntü yönetmenliği ise Bruno Delbonnel tarafından yapılmıştır. Delbonnel, Burton'ın gotik ve fantastik tarzını yansıtan karanlık ve renkli bir atmosfer yaratmıştır.

Dizinin müzikleri ise Danny Elfman tarafından bestelenmiştir. Elfman, Burton'ın birçok filminin müziklerini yapmış olan ünlü bir film müziği bestecisidir. Dizinin müzikleri, hem Addams Ailesi'nin klasik temasını hem de Wednesday'in maceralarını anlatan dinamik ve eğlenceli melodileri içermektedir.

Dizinin kurgusu ise Chris Lebenzon tarafından yapılmıştır. Lebenzon da Burton'ın birçok filminde çalışmış olan deneyimli bir kurgucudur. Dizinin kurgusu, hem komedi hem de korku unsurlarını dengeli bir şekilde sunmakta ve dizinin temposunu ayarlamaktadır.

Dizinin benzerleri arasında, yine gençlik, korku ve fantastik türlerini bir arada sunan Riverdale, Chilling Adventures of Sabrina, A Series of Unfortunate Events, The End of the F***ing World, Scream Queens, Monster High, I Am Not Okay With This ve Daria sayılabilir.

Diziyi sevebilecekler, gençlik, korku ve fantastik türlerine ilgi duyanlar, Tim Burton'ın tarzını sevenler, Addams Ailesi'nin hayranları ve karanlık mizaha sahip olanlardır. Dizi, bu türlerin ve unsurların bir arada sunulduğu eğlenceli ve sürükleyici bir hikaye anlatmaktadır.

Diziyi beğenmeyecekler ise, korku ve şiddet sahnelerinden rahatsız olanlar, Wednesday Addams karakterine sempati duymayanlar, Tim Burton'ın tarzını sevmeyenler ve dizinin bazı bölümlerindeki cinsellik ve küfür içeren diyaloglardan hoşlanmayanlardır. Dizi, bu tür sahneleri ve diyalogları da içermektedir.

İnternette yorum yapan izleyiciler, genel olarak diziyi beğendiklerini ve özellikle Jenna Ortega'nın oyunculuğunu, Tim Burton'ın yönetmenliğini ve dizinin mizahını övdüklerini yazmışlardır. Ayrıca dizinin Netflix'in en çok izlenen dizilerinden biri olduğunu ve Stranger Things'i bile geride bıraktığını belirtmişlerdir.

Ancak bazı izleyiciler de diziyi eleştirmişlerdir. Bazıları dizinin Addams Ailesi'nin ruhuna uygun olmadığını, bazıları da dizinin klişe ve tahmin edilebilir olduğunu yazmışlardır. Ayrıca dizinin bazı sahnelerinin çok karanlık ve şiddet içerdiğini söyleyenler de olmuştur.


BİZ KİMDEN KAÇIYORDUK ANNE? - Geçekler peşini bırakır mı?

0 yorum | Şarkıları dinle...

  

Dizinin konusu, Perihan Mağden'in aynı adlı romanına dayanmaktadır. Dizi, bir anne ile kızının kaçış hikayesini anlatmaktadır. Bir anne ve küçük kızı Bambi, hayatlarını sürekli birilerinden kaçarak sürdürür. Lüks otellerde yaşayan anne ve kız, arkalarında sadece cesetlerden izler bırakarak yollarına devam eder.

Anne ve kızın neden kaçtıkları ve kimden kaçtıkları ise dizinin gizemi olarak ortaya çıkar. Anne, geçmişinde yaşadığı travmatik olaylar nedeniyle kendini ve kızını korumak için bu yolu seçmiştir. Ancak gerçek çok geçmeden ortaya çıkar ve anne-kızın hayatı tehlikeye girer.

Dizi, suç, drama ve gizem türündedir.  Otellerde kalarak kaçak bir hayat süren gizemli bir anne ile genç kızının karşılarına çıkan tehditlerle baş ederken geçmişlerinin üzerindeki sır perdesini yavaş yavaş aralayan bir hikaye anlatmaktadır.

Dizinin oyuncu kadrosu ise şöyledir:

- Melisa Sözen: Anne rolünde

- Eylül Tumbar: Bambi rolünde

- Musa Uzunlar: Anne'nin babası rolünde

- Başak Daşman: Anne'nin annesi rolünde

- Birand Tunca: Sarışın Komiser rolünde

- Alper Çankaya: Yardımcı Komiser rolünde

- Hakan Emre Ünal: Sert Komiser rolünde

- Meriç Rakalar: Müdüranım rolünde

- Emrah Kolukısa: Şef rolünde

- Kubilay Tunçer: Emlakçı rolünde

Melisa Sözen, annenin rolünü üstlenirken, Eylül Tumbar da kızını canlandırıyor. İkili arasındaki uyum ve kimya çok başarılı. Ayrıca Musa Uzunlar, Başak Daşman, Birand Tunca gibi usta oyuncular da dizide yer alıyor. Dizinin çekimleri ve atmosferi de çok etkileyici. Netflix'in yeni yerli yapımı olan Biz Kimden Kaçıyorduk Anne, izleyicileri sürükleyici bir hikayeye davet ediyor.

Yönetmen Mehmet Akif Alakurt, daha önce Kurtlar Vadisi, Ezel ve Karadayı gibi popüler dizilerde çalışmıştır. Senarist ise Ayşe Üner Kutlu, Türk televizyon tarihinin en çok izlenen dizilerinden biri olan Muhteşem Yüzyıl'ın yaratıcısıdır. Bu ikili, bu dizide de tarihi bir konuyu ele alarak izleyicileri etkilemeyi başarmıştır. Dizinin yönetmeni ve senaristinin önceki işleri ile kıyasla, bu dizinin onların en iyi eseri olduğunu söyleyebiliriz.

Yorumlar:

Biz Kimden Kaçıyorduk Anne dizisi hakkında yorumlar genellikle olumlu yöndedir. Dizinin ilginç konusu, sürükleyici anlatımı ve Melisa Sözen'in oyunculuğu beğenilmiştir. Bazı izleyiciler ise diziyi sıkıcı ve saçma bulmuşlardır. Dizinin Netflix'in en iyi Türk yapımı olduğunu söyleyenler de var. Diziyi izlemeyenler için denemeye değer bir dizi olduğu söylenebilir.

Kimler izlemeli?

- Gerilim ve drama türlerine ilgi duyanlar
- Kitaplardan uyarlanan dizileri sevenler
- Melisa Sözen gibi başarılı oyuncuları takip edenler
- Gizemli ve sürükleyici bir hikaye arayanlar
- Türk yapımı kaliteli dizileri desteklemek isteyenler

İYİ ADAMIN 10 GÜNÜ - İyi adam olmak için kaç gün yeter?

0 yorum | Şarkıları dinle...

  

Film, Mehmet Eroğlu'nun aynı adlı romanından uyarlanan bir Türk dram filmidir. Filmin yönetmeni Uluç Bayraktar, senaristleri Mehmet Eroğlu ve Damla Serim'dir. Filmin oyuncu kadrosunda Nejat İşler, Nur Fettahoğlu, Şenay Gürler, İlayda Alişan, İlayda Akdoğan, Rıza Kocaoğlu, Kadir Çermik, Erdal Yıldız ve Ata Artman yer almaktadır. 

Filmin konusu ise şöyledir: Sadık, hayatını kaybeden karısının ardından kendini işine vermiş bir avukattır. Bir gün eski bir dostu olan Cemil'in davasını üstlenir. Cemil, karısını öldürmekle suçlanmaktadır. Sadık, Cemil'i savunurken hem kendi geçmişiyle hem de adalet sistemiyle yüzleşmek zorunda kalır. Film 3 Mart 2023 tarihinde Netflix'te yayınlanmıştır.

Filmin yönetmeni Uluç Bayraktar, Türk dizi sektöründe önemli bir isimdir. 2000 yılında Şaşıfelek Çıkmazı dizisinde yönetmen yardımcılığı yaparak başladığı kariyerinde, Kampüsistan, Ezo Gelin, Menekşe ile Halil, Ezel, Karadayı, İçerde, Çarpışma, Babil gibi popüler dizilerin yönetmenliğini üstlenmiştir. Ayrıca Kabuslar Evi adlı korku dizisinin de bazı bölümlerini yönetmiştir. İyi Adamın 10 Günü ise ilk sinema filmi olmuştur.

Filmin senaristleri Mehmet Eroğlu ve Damla Serim ise daha önce birlikte çalışmamışlardır. Mehmet Eroğlu, filmin uyarlandığı romanın da yazarıdır. Ayrıca Kötü Adamın 10 Günü adlı romanın da yazarıdır. Damla Serim ise daha önce Babil dizisinin senaryosunu yazmıştır.

Bu filmle karşılaştırıldığında, Uluç Bayraktar'ın önceki çalışmalarının çoğunun polisiye ve dram türünde olduğu görülür. Bu filmde de benzer bir tür kullanmıştır. Ancak bu filmde daha çok adalet sistemi ve insan psikolojisi üzerine odaklanmıştır. Mehmet Eroğlu ve Damla Serim'in senaryosu ise filmin gerilimini ve sürükleyiciliğini artırmıştır.

Dramatik bir konuyu komedi unsurlarıyla hafifletmeye çalışan bir filmdir. Filmin mizah anlayışı, genellikle karakterlerin yaşadıkları absürt durumlar, ironik diyaloglar ve karikatürize edilmiş kişilikler üzerine kuruludur. Filmin seyirciye verdiği mesajlar ise, hayatın zorluklarına rağmen umudunu kaybetmemek, dostluk ve aile bağlarının önemi, adalet ve vicdan arasındaki çatışma ve insanın kendi doğasını keşfetmesi gibi temalardır.

Filmdeki oyuncuların performansları genel olarak başarılı ve etkileyicidir. Özellikle Nejat İşler, filmin başrolü olan Sadık karakterini çok iyi canlandırmıştır. Sadık'ın yaşadığı duygusal çöküntü, adalet arayışı ve geçmişle hesaplaşması Nejat İşler'in mimik, jest ve tonlamasıyla izleyiciye aktarılmıştır. Nur Fettahoğlu da Rezzan karakterini başarıyla oynamıştır. Rezzan'ın Sadık'a olan ilgisi, gizemli kişiliği ve sırları Nur Fettahoğlu'nun bakışları, duruşu ve sesiyle yansıtılmıştır. Diğer oyuncular da rollerine uygun bir şekilde performans göstermişlerdir. Şenay Gürler, İlayda Alişan, İlayda Akdoğan, Rıza Kocaoğlu, Kadir Çermik, Erdal Yıldız ve Ata Artman filmin yan karakterleri olarak hikayeye renk katmışlardır. Ayrıca Esra Ronabar, Barış Falay ve Yurdaer Okur gibi konuk oyuncular da kısa süreliğine de olsa iz bırakmışlardır.

KADAVER - Ürkütücü bir hayat mücadelesi sahnesi

0 yorum | Şarkıları dinle...

  

Korku - gerilim filmlerini bin yılda bir izleyesim gelir. İlgimi çekmiş demek Netflix listeme eklemişim. Kadaver'in ilk sahneleri gerçekten iyi bir film izlenimi bırakıyor. Daha ben Chernobyl dizisinin etkisinden çıkamamışken hemen ardından yine bir nükleer felaket ortamı ile açılış yapan bir filmi fark etmeden tercih etmiş olmam tesadüf olmadı sanırım. Film hayatta kalmanın imkansıza dayandığı anlaşılan bir ortamda bile bir tiyatro oyunu olduğunu görmeleri ile en azından kızımızın yüzünün bir kez güldüğünü görürüz belki niyeti ile giren kadın, kocası ve kızı üzerinden mevzuları anlatıyor. Bazı sahnelerinde off be abla çocuğu o izbe karanlık devasa yerde kendi haline bırakırsan herhalde kaybolur diyorsun ama, mesajını vermeye güzel devam etmiş neyse ki. Maske takan seyirci kim, takmayan oyuncu kim, hangisi rol, hangisi gerçek, hayatta kalmak için ne yapılması normaldir, normal nedir, ailesini kaybeden biri nasıl acı çeker, öcünü nasıl alır, acını nasıl çektiğin senin karakterini yansıtır diyip bağlayayım.